Yolların Kavuştuğu Kent: Harran

Hadi seninle Yolların Kavuştuğu Kent’e gidelim! Kadim uygarlıkların yaşadığı yer Mezopotamya ile Anadolu’nun ticaret noktalarının birleştiği yerde birazcık gezelim. Efsaneler ve anlatılarla dolu bu rotayı hazırlarken çok eğlendik, bir o kadar da bilgilendik. Eminiz siz de tadına doyamayacaksınız. Rotamızın hazırlanışında eserler arası uzun mesafeler olduğundan aracınızı hazırlamayı unutmayın. Hazırsanız başlayalım. 

Öncelikle size birazcık Harran’dan bahsetmek istiyoruz. Asur kaynaklarında ‘Harranum’, Yunan kaynaklarında ‘Kharran’, Roma kaynaklarında ‘Carrhae’ olarak geçen Harran, “Yolların Kavuştuğu Yer” anlamına gelir. Jeopolitik konumuna bakıldığında ise gerçekten de Kuzey Mezopotamya’dan gelerek batı ve kuzeybatıya bağlanan en önemli ticaret yollarının kesiştiği noktada bulunduğu görülür. Anadolu ile Mezopotamya arasındaki ticaret akışının binlerce yıl Harran üzerinden yapılmış olması durumu, bu tarihi kentte oldukça zengin bir kültür birikiminin oluşmasına sebep olmuş. Harran’ın ilk yerleşim yeri olan Höyük’teki arkeolojik kazılarda M.Ö. 3000’den başlayıp M.S. 13’üncü yüzyıla kadar kesintisiz yaşam izleri keşfedilmiştir. Höyükteki kazılarda bulunan en dikkat çekici eserler ise M.S. 6’ncı yüzyıla aittir. 

Hadi, fotoğraf çekmek için ne kadar ekipmanınız varsa toplayın! Çünkü Cevahir Han ile başlayan rotamızda manastır gezip, efsanelere konu olan kuyuyu ziyaret edip, dünyanın ilk üniversitesini görüp, Nemrut’un tahtına bakacağız… Harran’ı Harran yapan en özel simge eserlere uğrayacağız. Neyse çok da kopya vermeyelim, siz en iyi şarj aletlerinizi unutmayın. 

Hazırsanız, rotamız tüm görkemiyle başlıyor!