Gaziantep Kalesi

Gaziantep; tarihi, kendine has zengin yemek kültürü ve gezilecek mekanlarıyla sadece Güneydoğu’nun değil, aynı zamanda tüm Türkiye’nin turistik açıdan en cazip şehirleri arasında gösterilir. Şehrin sembol mekanlarından biri olan Gaziantep Kalesi, günümüze dek gelmeyi başarır. İhtişamlı yapısıyla görenleri kendine hayran bırakan tarihi kale, şehrin tüm sırlarını heybesinde saklar. Kale, Alleben Deresi’nin hemen güney bölümünde yer alır. Gaziantep Kalesi’nin yüksekliği yaklaşık 25 metre civarındadır. Tepe bir noktada yer aldığı için şehir merkezinde pek çok noktadan rahatlıkla seçilebilir. Kalenin kimler tarafından, ne zaman yapıldığına dair kesinleşen bir bilgi yoktur. Buna rağmen kalenin tarihinin bundan 6 bin yıl öncesine dayandığı tahmin edilir. Ayrıca kalenin kurulduğu dönemlerde, hemen yakınlarında ‘Theban’ adı verilen ufak bir kentin olduğu da aktarılır. Kale, Roma dönemi içinde bir tür gözetleme kulesi olarak inşa edilir. Daha sonraki yıllarda yavaş yavaş genişletilir ve bugünkü haline ulaşır. Kale günümüzdeki haline Justinyanus döneminde kavuşur. Bizans İmparatorlarından olan Justinyanus ‘Kalelerin Mimarı’ olarak tanınır. Kale yine aynı dönem içinde kapsamlı bir onarımdan geçirilir. Kalenin gövdesinde toplamda 12 ayrı kule bulunur. Oysa Evliya Çelebi eserinde 36 kuleden söz eder. Diğer burçlar dış surlarda yer aldığı için günümüze ulaşamaz. Gaziantep Kalesi’nin çevresinde bir hendek yer alır, kaleye geçişler içinse bir köprüden destek alınır. Kale kapısına gelmeden önce sol bölümde yöre halkı tarafından, ‘İmam-ı Gazali Hazretlerinin Makamı’ şeklinde bilinen bir burç bulunur. Kale Memlükler ve Osmanlılar döneminde onarılır. Her onarım sonrasında kaleye bir kitabe daha eklenir. Ana köprünün yanında duran köprüler 1557 senesinde, Kanuni döneminde eklenir. Kalenin yapım sürecine dair çok sayıda efsane aktarılır.