Handan Bey Camii

Gaziantep’e gelenler tanık olacaktır ki şehir pek çok tarihi camiye ev sahipliği yapar. Bunların bir kısmı ne yazık ki direniş sürecinde Fransızlar tarafından zarar görür. Günümüze bir şekilde ulaşmayı başaran camilerden biri olan Handan Bey Camii, halk arasında farklı şekillerde de anılır. Burada yer alan kitabeye göre cami 1647 senesinde inşa edilir. Kitabe bölümünde de caminin adı bugün bilinen haliyle geçer. Camiye adını veren Handan Ağa, uzun yıllar boyunca Gaziantep şehrinde yaşayan bir isimdir. Esasen Erzincanlı olan Handan Ağa, fakir biri olarak tanınır. Aynı zamanda saraçhanesi de bulunan bu cami, 18’inci yüzyılın sonlarına doğru yıkılır ve yeniden yapılır. Bazı kaynaklarda bu bir onarım çalışması olarak da geçebilir. Saraçhaneden gelen gelir; hem onarım hem de başka işler için kullanılır. Gaziantep savunmasının olduğu kritik yıllarca cami büyük zarar görür ve ibadete kapanır. Direnişten sonraki dönemde burada yeni bir onarım çalışması gerçekleştirilir. Handaniye Camii olarak da bilinen tarihi camiye Evliya Çelebi de geniş şekilde yer verir. Seyahatname adlı eseri okuyanlar Handan Bey Camii ile alakalı övgü dolu sözlere tanıklık edebilir. Caminin mihrap kısmında iki nef bulunur. Bazı bölümlerde ise çapraz tonozlar dikkat çeker. Onarımlar sonrasında mihrap kısmında bazı hasarlar oluşur. Niş bölümünde sivri kemerler göze çarpar. Kemerli girişte farklı renklere sahip mermerler tercih edilir. Minarenin gövde kısmı çok köşelidir. Gaziantep genel anlamda çok sıcak bir yer olduğundan minare şerefeleri güneşe karşı korunur. Bu kısım şemsiye çatı ile kapatılmış durumdadır. Şerefenin alt bölümünde mukarnas sıraları bulunur. Onun altında ise çini tabakalar ve rozetler gözlemlenebilir. Handan Bey Camii aynı zamanda Gaziantep Kalesi’ne de yakın bir konumdadır.