Hüsrev Paşa Türbesi

Hüsrev Paşa bir zamanlar Osmanlı’da vezirlik görevi yürütür. Bazı kaynaklarda kendisi “Deli Hüsrev” olarak da anılır. Farklı illerde o yıllarda beylerbeyliği de yapar ve hatta ikinci vezir seviyesine dek yükselmeyi başarır. 1632 yılında yaşamını yitiren Hüsrev Paşa’nın türbesi, Fatih ilçesinde yer alır. Tam olarak Vatan Caddesi’nde konumlanan türbenin yapımında büyük usta Mimar Sinan’ın imzası bulunur. Eser Mimar Sinan’ın ilk yıllarına aittir. Çok daha şöhretli imler için yaptığı türbeler bile bundan daha mütevazidir. Hüsrev Paşa Türbesi, Haliç’te başlayan büyük yangından önemli ölçüde etkilenir. Bu yangından sonra yapı tahrip olur. Türbe 1912 senesinde benzer bir felaketle karşı karşıya kalır. Bu felaketlerin etkisiyle sandukalar ve mefruşatlar yok olur.

Hüsrev Paşa Türbesi mimari olarak sekizgen bir plana sahiptir. Küfeki taşından yapılan tarihi mekanın pek çok cephesinde sivri kemerli pencereler bulunur. Giriş bölümünde kubbeli bir reva yer alır. Dış yapısı bakımından o zamanın türbelerinden epey farklıdır. Genel anlamda zengin detaylara sahip olan bu gösterişli türbe, ilk yapıldığı dönemde çini süslemelere sahiptir. Hüsrev Paşa, 15’inci yüzyıl içinde yaşamıştır. Abisinin Lala Paşa olduğu söylenir. Yavuz Sultan döneminde görev için Mısır’a gider. Orada güvenliğin sağlanmasında oldukça etkili olur.

Hüsrev Paşa, görev yaptığı dönemlerde pek çok medrese ve caminin yapımında rol oynar. Bu nedenle de özellikle Mısır halkı ona özel bir sevgi besler. Rivayete göre vezirlik görevinden alındıktan sonra üzüntüden yemek yemeyi bırakır ve açlıktan ölür. Diğer bir rivayete göre ise IV. Murat devrinde idam edilir. Kendisinin devlete her dönem sadık kaldığı bilinir. Hüsrev Paşa Türbesi, İstanbul’daki diğer türbelere kıyasla ne yazık ki bakımsız kalır.