Lohusa Sultan Türbesi

Şişhane’den Kasımpaşa’ya doğru inen yolun yanında, geçmişte Pera Mezarlığı olarak bilinen yerde bulunan Lohusa Sultan Türbesi, gizemli hikayeleri ve göz alıcı mimarisiyle İstanbul’un en dikkate değer türbelerinden birisidir.

Tarihi dayanağı olmayan çeşitli efsanelere göre çocuğu olmayan kadınlara şifa verdiği için yaygın olarak ‘Lohusa Sultan’ olarak anılan bu türbe, ‘Rahime Hatun’ veya ‘Saliha Hatun Türbesi’ olarak da biliniyor. Bu sebeple Osmanlı İmparatorluğu zamanında çocuk sahibi olmak isteyen kadınların sıklıkla ziyaretine uğruyor. Türbeye dair en çok bilinen hikaye, Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nden alındığı üzere savaşa çağrılan bir askerin hamile eşinin ölümünü konu alıyor. Rivayete göre eşi hamile olan bir asker savaşa çağırılır. Savaştan dönen asker, hamile eşinin birkaç gün önce öldüğünü öğrenir. Mezarı başında beklerken bir bebek sesi duyulur. Mezarın açılmasıyla annesini emerken bulunan bebeğin bir alim olduğu söylenir. Bu kişinin kimliğine dair herhangi bir tarihi kayıt bulunamadığından bu ve benzer hikayeler efsane olarak kalır.

İstanbul’da 1940’lı yılardaki imar uygulamaları sırasında birçok türbe için yıkım kararı uygulanmasına rağmen bu türbe Evliya Çelebi’nin zannedilerek bugünlere kadar tesadüfi olarak gelmiştir. Türbe içinde biri Lohusa Sultan’a ait olduğu söylenen, diğerlerinin sahibinin ise tam olarak bilinemediği üç ayrı tabut bulunur. Tuğla ve taştan, kare planlı, kubbeli basit bir yapıdır. Üç cephede birer penceresi olan bu türbeye, mermerden Osmanlıca bir kitabe konulmuştur.