
Karatay Müzesi
13.02.2024 23:41
Dört bir yanında Anadolu’nun kültürel simgelerine dair izler taşıyan Konya’daki Selçuklu dönemi medreselerinden Karatay Medresesi, 1955’te onarılıp çini müzesi haline getirildi. Şehrin turistik açıdan öne çıkan rotalarından biri olan müze, Anadolu çini sanatını merak edenler için hazine değerinde. Müze kapsamında Selçuklu devri duvar çinileri, Selçuklu Köşkü çinileri, çini kaplar, Kubadabad Sarayı çinileri ile Beylikler ve Osmanlı çinileri şeklinde görülebiliyor. Eşsiz bir görsel zarafet vadeden müzedeki Selçuklu duvar çinileri arasında Konya’daki Nizamiye Medresesi’ne ait çiniler öne çıkıyor. Selçuklu Köşkü çinileri ise Konya’da 1941’de yapılan arkeolojik çalışmalarla keşfedilmiş altın yaldızlı, sır desenli eşsiz eserleri kapsıyor. Çiniden yapılan tabaklar, sürahiler, kap-kacak, tabak, kase gibi mutfak eşyaları görülebiliyor. Müzedeki en kıymetli eserler ise şüphesiz Kubadabad Sarayı çinileri. Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubat I’in manzarasından etkilenerek Beyşehir Gölü yakınında yaptırdığı sarayların genel adı olan Kubadabad’da yine arkeolojik çalışmalarla bulunan sayısız çini, Karatay Medresesi Müzesi’nde sergileniyor. Bu çiniler, özellikle figürlerinin zenginliği yönüyle Türk sanatının en değerli örnekleri arasında gösteriliyor. Son olarak Osmanlı zamanından günümüze ulaşmış çiniler, müze vitrinlerinde sizi etkisinden kolay kolay çıkılamayan bir yolculuğa davet ediyor. Tüm bu çini şölenine ek olarak Karatay Medresesi’nin mozaik çinileri de görsel deneyimi tamamlayıcı bir öğe fonksiyonu üstleniyor.
Galeri


